SARIYER MEHMET TABANCA ANAOKULU TÖRENLE HİZMETE AÇILDI  
SARIYER MEHMET TABANCA ANAOKULU TÖRENLE HİZMETE AÇILDI

SARIYER MEHMET TABANCA ANAOKULU TÖRENLE HİZMETE AÇILDI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in katılımıyla Sarıyer Mehmet Tabanca Anaokulu, düzenlenen törenle hizmete açıldı. 


Sarıyer'de Mehmet Tabanca Anaokulu'nun açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, bu modern okulun, çocuklar için güzel bir geleceğin anahtarı olmasını dileyerek, "Bildiğiniz gibi, hayırseverlik, toplumsal karakterimizin en belirgin özelliğidir. Kadim medeniyetimiz, bizlere vakıf kültürüyle birlikte emsalsiz bir iyilik ve dayanışma pratiğini miras bırakmıştır. Tüm topluma fayda sağlayacak hizmetlerin peşinde koşan, bu uğurda büyük emek harcayan insanlar medarı iftiharımızdır." diye konuştu. Emine Erdoğan, eğitimi desteklemenin, insanın ülkesine verebileceği en güzel hediye olduğuna inandığını ifade ederek, Milli Eğitim Bakanlığı ve Tabanca ailesi ile emeği geçenlere teşekkür etti.

İnsanın yaşamın öznesi olduğuna vurgu yapan Erdoğan, şunları kaydetti: "İnsan geliştikçe, erdemlerle donandıkça, yaşam da doğru orantılı olarak güzelliklerle dolar. Ağacın yaşken eğildiği gibi insanın da en verimli işlenebileceği vakit, çocukluğudur. Uzmanlar, 0-6 yaş aralığında, zihinsel, duygusal, sosyal ve bedensel gelişimimizin yüzde 70'ini tamamladığımızı söylüyorlar. Okul öncesi eğitim, çocukların dil gelişiminde, sosyal ve duygusal becerilerinin güçlenmesinde son derece önemli bir yere sahip. Ve bu çocuklar akademik hayatlarında çok daha başarılı oluyorlar. Yaşamlarının sonraki evrelerinde daha başarılı yetişkinler olma ihtimalleri yükseliyor. Diğer bir önemli husus da okul öncesi eğitimin, dezavantajlı çocuklar için fırsat eşitliği sağlamasıdır. Dolayısıyla anaokulları, yaşama en iyi başlangıç yerleridir."

"5 yaş okullaşma oranımız yüzde 93 seviyesine ulaştı"

Erdoğan, hükümetin bu anlayışla erken çocukluk eğitime büyük önem verdiğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "2002 yılında 5 yaşındaki çocuklarımızın sadece yüzde 11'i bu eğitimden yararlanırken, bugün 5 yaş okullaşma oranımız yüzde 93 seviyesine ulaştı. 2022 yılı sonuna kadar, 5 yaşındaki tüm çocuklarımızın okullaşmasını hedefliyoruz. Bu anlamda, 'Temel Eğitimde 10 Bin Okul' Projesi, erken çocukluk eğitimi için çok güzel fırsatların kapısını araladı. Bu projeyle 3 bin anaokulu ve 40 bin ana sınıfı açılması hedeflendi. Büyük bir mutlulukla ifade ediyorum ki bugün itibarıyla 1409 yeni anaokulu ve 10 bin 200 ana sınıfı açıldı. Köy ve seyrek nüfuslu yerlerde, sınıf açılması için gerekli olan 10 çocuk sayısını 5'e düşürdük. Böylelikle 20 bin köy çocuğumuz daha okul öncesi öğretmenleriyle buluştu. Çocuk sayısı 3-4 olan yerlerde ise 'gezici öğretmen sınıfı modeli' ile evlatlarımıza ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz."

Değişen dünya ile birlikte eğitim kavramının anlamı ve işlevinin de değiştiğini dile getiren Emine Erdoğan, şunları söyledi: "Geleneksel anlamda eğitim, toplumların, değerlerini genç kuşaklara aktarma gayretiydi. Bugün ise eğitimin amacı ve boyutları tamamen değişti. Günümüzde eğitim, toplumsal ve ekonomik kalkınmanın yegane koşulu oldu. Teknoloji çağını yaşayan dünyamız, her an bilimsel ve teknolojik yeniliklere sahne oluyor. Evrensel bilgi havuzu gittikçe büyüyor. Dolayısıyla eğitim alanında güçlü ve donanımlı ülkeler, bu değişim rüzgarında savrulan değil, yön verenler olarak öne geçiyor. Meşhur bir sözde, 'Yurt müdafaasının en emin yolu eğitimdir.' denir." Erdoğan, eğitim alanında yapılacak her yatırımın, bir milletin geleceğine yapılmış en karlı yatırım olduğuna inandığını anlatarak, çocukları yalnızca içinde yaşadıkları çağa göre değil, geleceğe göre yetiştirmekle mükellef olduklarını aktardı.

Çocuklara sağlayacakları iyi başlangıçların, hak ettikleri güzel bir hayatın temeli olacağı gibi memleketi sırtlayarak ileriye taşıyan insanlar olmalarını sağlayacağına dikkati çeken Erdoğan, "Büyük ve Güçlü Türkiye vizyonunun en önemli ayağı, bu vizyona sahip çıkacak iyi yetişmiş çocuklarımızdır." ifadelerini kullandı.

Emine Erdoğan, göçler, iklim krizi, salgınlar gibi bilumum küresel sınamalara, nitelikli insan sermayesi ile göğüs gerilebileceğini aktararak, şöyle konuştu: "Şöyle bir dönüp geçmişimize baktığımızda, topraklarımızda, alimler, münevverler, bilim insanları ve nice büyük insanlar yetiştiğini görüyoruz. Medeniyetimiz, eğitim ocaklarında inşa edilmiştir. Bilimle sanatla ilimle yetişmiş insanlar, irfan kaynaklarına dönüşmüştür. İşte bu topraklarda böyle büyük bir insan potansiyeli var. Bu potansiyeli el birliğiyle ihya edeceğimize yürekten inanıyorum. Biliyorum ki, bu ülke hepimizin ortak değeri, emeli, hayali ve sevdası." Emine Erdoğan konuşmasının sonunda öğretmen ve öğrencilerin 2022-2023 eğitim öğretim yılını kutlayarak başarı dileklerinde bulundu.

"Eğitimdeki devrimsel dönüşümü tamamlamak için okul öncesi eğitime büyük önem verdik"

Okulun açılış töreninde konuşan Bakan Özer, görev geldikleri günden itibaren eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi kapsamında yürütülen birçok projenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde yürütüldüğünü anımsatarak desteklerinden dolayı Emine Erdoğan'a teşekkür etti. 
 
Son yirmi yılda okul öncesi eğitim dışında eğitimin tüm kademelerinde OECD ülkelerinin ulaşmış olduğu okullaşma oranlarına ulaşıldığını belirterek "İşte eğitimdeki bu devrimsel dönüşümü nihayete erdirmek için Millî Eğitim Bakanlığı olarak okul öncesi eğitime büyük önem verdik ve Saygıdeğer Emine Erdoğan'ın himayesinde projeyi yürüterek 3 bin yeni anaokulu ve 40 bin de yeni ana sınıfı yapmak üzere yola çıktık. Amacımız okul öncesi eğitimdeki okullaşma oranlarını OECD ortalamasına ulaştırmaktı. Okul öncesi eğitim ne için önemliydi? İki şey için önemliydi. Bir: Eğitimde fırsat eşitliği için çok kritik çünkü 2000'li yıllarda okul öncesi eğitimdeki okullaşma oranları yüzde 11'ler seviyesindeydi. Eğer bir ülke eğitimde güçlü olmak, eğitimde fırsat eşitliğine odaklanmak istiyorsa yapması gereken şey, gelir seviyesine bakmaksızın tüm çocukların en nitelikli eğitime erişebilmelerini sağlamak. Yüzde 78'e getirilmiş olan beş yaştaki okullaşma oranını yüzde 100'e ulaştırmak için yola çıktık. Bugün itibarıyla 2022- 2023 eğitim öğretim yılına 1.450 bağımsız anaokulunu, 10 bin 200 de yeni ana sınıfını yetiştirmekten büyük mutluluk duyuyorum." diye konuştu. 
 
1.450 sayısının çok kritik olduğunu vurgulayan Özer, okul öncesi eğitimle ilgili seferberliği başlatmadan önce Türkiye'deki bağımsız anaokulu sayısının 2 bin 780 olduğunu, bir yılda bundan daha fazla anaokulu yapmak üzere yola çıktıklarını kaydetti. 
 
Projeye başlamadan önce İstanbul'da 147 resmî, 1538 de özel bağımsız anaokulu olduğunu belirten Özer, şunları söyledi: İşte, biz bunun için İstanbul'a 1.000 devlet anaokulu yapmak için yola çıktık. Yapmış olduğumuz 1.450 yeni anaokulunun 690'ını İstanbul'da yaptık. O rakama ulaşmak için çok kısa bir süre kaldı." 
 
Özer, yıl sonuna kadar 3 bin anaokulu hedeflerini aşacaklarına inandıklarını belirterek "Okul öncesinden yükseköğretime kadar, son 20 yılda Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekleşen eğitimde devrim, tüm çevrimini tamamlamış olacak." dedi.
 
Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarını sunan Özer, şunları söyledi: "Bu milletin evlatlarının yaşadıkları bölgeden ve ekonomik gelir seviyelerinden bağımsız bir şekilde eğitimin her kademesine ücretsiz bir şekilde ulaşabilmeleriyle ilgili devasa seferberliğe liderliği için..." 
 
2000'li yıllarda 100 çocuktan sadece 11'inin okul öncesi eğitimde yer bulabildiğini vurgulayan Özer, "Yüzde 78'de devraldık. Bu oran şu anda yüzde 93'e çıktı. Ortaöğretimde 2000'li yıllardaki okullaşma oranı yüzde 44 iken şu anda yüzde 90'dır. Yükseköğretimdeki net okullaşma oranı yüzde 14'ler seviyesindeyken bugün yüzde 48'ler seviyesine ulaştı. Bizim en kalıcı sermayemiz olan beşeri sermayemizin niteliğini artırmada ilk kez toplumun tüm kesimlerinin hiçbir ayrım yapılmaksızın eşit vatandaşlar olarak eğitime erişebilme imkânları oldu. Bu dönem, Türkiye'nin eğitim tarihinde en anlamlı bir dönem olarak yer alacak ve bizler de yeni başarılarla, inşallah, bu başarı hikâyelerine çok daha yüksek yerlere taşıma imkânımız olacak."
 
Bu projeye başlarken okullaşma oranlarında Türkiye ortalamasının yüzde 78 olmasına rağmen İstanbul'daki beş yaşındaki okullaşma oranlarının yüzde 45 olduğuna dikkati çeken Özer, bu oranın şu anda yüzde 87'ye ulaştığını söyledi. 
 
Özer şöyle devam etti: "Ankara'daki beş yaş okullaşma oranı yüzde 42'ydi şu anda yüzde 84'tür. İzmir'deki beş yaş okullaşma oranı yüzde 55'ti, bugün itibarıyla yüzde 92'dir. Bir de üç farklı ilden örnek vereyim. Giresun'da yüzde 25'ti, şu anda yüzde 98 oldu on ayda. Erzurum'da yüzde 38'di, şu anda yüzde 77. Siirt'te yüzde 33'tü, şu anda yüzde 90."
 
Özer, konuşmasının sonunda destekleri için Emine Erdoğan'a ve hayırsever Erol Tabanca ile emek veren herkese teşekkür etti.
 
Törene Bakan Özer'in yanı sıra eşi Nebahat Özer, eski Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile hayırsever Erol Tabanca ve ailesi katıldı.
 
Konuşmaların ardından okulun açılış kurdelesi kesildi.
 
Emine Erdoğan ve Bakan Özer, açılışın ardından anaokulunu protokol üyeleri ile birlikte gezdi, çocuklarla sohbet ederek yakından ilgilendi.

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.